"BEN EĞİLMEM!"

Biraz belini bükmesini, başını eğmesin istiyorduk. O ise dimdik durmakta ısrar ederek biziBsırtından atlatmadı. On bir-on iki yaşlarında var, yoktu . . .
Evimizin bahçesi büyüktü. Sık sık mahalle arkadaşları toplanır ve o zamanlar Selanik'te pek moda olan "Mançık" oyununu oynardık. Bu bir nevi "birdir bir" oyunu idi. B ir kişi eği liyor ve diğerleri sıra ile üzerinden atlıyorlar. Oyuna iştirak etmezdi ama seyrine de bayılırdı. Hele içimizden düşenler filan olursa, keyfine payan olmazdı.
Bir gün kararlaştırdık. Yaka paça zorla oyuna iştirak ettirdik. Sıra ile hepimizin üzerinden atladı ve sıra kendisine gelince, eğilmeden dimdik durdu ve:
-Haydi atlayın! dedi.
Biz başını yere doğru eğmesi için ısrar ettikçe, o:
-Ben eğilmem! Böyle atlarsanız adayınız! diyordu.
Bir türlü razı edemedik. On bir on iki yaşlarında var, yoktu.
Asaf İLBAY
Sadun Tanju, "Ben Eğilmem", Vatan Gazetesi, Yıl: l5, Sayı:4846, 1 0 Kasım 1 954. Atatürk İlavesi, s.2,4

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MADAM CORİNNE'E MEKTUBU

ATATÜRK'ÜN AMERİKALI KADIN GAZETECİ GLADİS BAKER'E VERDİĞİ MÜLÂKAT

Atatürk’ün Samsun’daki Evi